29 Mart 2010 Pazartesi

İstanbul Film Festivali tavsiyelerim


Herkese selam!

29. Uluslararası İstanbul Film Festivali haftaya başlıyor. Programı incelemişsinizdir tahminen, hatta biletlerinizi de almışsınızdır ama ben yine de tavsiyelerimi yazayım dedim.

Kısa özet şudur: Güzel filmler göreceğiz çocuklar...



Biraz günlük dille yazdım kusuruma bakmazsınız artık...


İlk olarak büyük yönetmenlerin filmleri:
  • 5 FINGERS Mankiewicz, All About Eve'in yönetmeni, büyük sinemacı, İstanbul'da geçen film yapmış. Görülür.
  • AROUND A SMALL MOUNTAIN Rivette bence yaşayan en büyük 5 sinemacıdan... Festivalde en heyecanla beklediğim film.
  • BAD LIEUTENANT: PORT OF CALL NEW ORLEANS Herzog büyük yönetmen. Ne yapsa görülür.
  • DISTANT Nuri Bilge Ceylan: Hala görmediyseniz ya da daha doğrusu hala en az 3 kere görmediyseniz...
  • FACE Tsai her zaman yavaş ama damardandır... Önemli yönetmen.
  • HONEY Kaplanoğlu Altın Ayı'yı aldı ama almasa da gönüllerin şampiyonuydu zaten.
  • MOTHER Bong acayip kişisel gerilimler yapıyor... Çok merakla bekliyorum.
  • THE REFUGE François Ozon... Bence önemli yönetmen.
  • WHITE MATERIAL Claire Denis. Film güvendiğim neredeyse herkesin 2009'un en iyi 10 filmi listesinde...


Fragmanlarını çok beğendiklerim. Bu dört filmi de heyecanla bekliyorum:


Diğerleri:
  • A TOWN CALLED PANIC İlgince benziyor. Jim Hoberman övüyordu.
  • ACCIDENT Joseph Losey: Ben tek filmini izlemiş beğenmemiştim, ama beğeneni bolca vardır. Bir şans daha vereceğim bu festivalde.
  • AH GÜZEL İSTANBUL İstanbul filmlerinden. Yönetmen Atıf Yılmaz.
  • ALL THAT I LOVE Fragmana bakılırsa ilginç olma ihtimali olan bir film.
  • BUÇUK İlginç olabilir.
  • CAMPING Komiğe benziyor.
  • CHRONICLE OF A DISAPPEARANCE Elia Suleiman: Hiç bir filmini seyretmedim ama fragmanlardan hep ilginç geldiler, Filistin'den absürd sinema çıkaran bir adam, umarım umduğum kadar iyi çıkar.
  • COLLAPSE Belki ilginç olabilir.
  • DIVINE INTERVENTION Elia Suleiman. bkz. Chronicle of a Disappearance.
  • ENTER THE VOID Sapık bi film olacak. Ben bişi beklemiyorum pek ama görebilirim
  • EXIT THROUGH THE GIFT SHOP Belgesel sanatına yepyeni bir ruh kattığını felan söylüyorlar, ben inanmıyorum, ama merak ediyorum.
  • GREENBERG Bir ihtimal ilginç olabilir. Ben görmiycem.
  • IN THE LOOP Gördüm çok komik. Sinemaya dair birşey beklemeyin.
  • KARPUZ KABUĞUNDAN GEMİLER YAPMAK Son dönem Türk sinemasında adı geçen filmlerden. Görmedim, merak ediyorum.
  • KINATAY Cannes - En İyi Yönetmen. Gerçi fragman beni pek heycanlandırmadı ama.
  • MODESTY BLAISE Joseph Losey. bkz. Accident
  • MR. KLEIN Joseph Losey. bkz. Accident
  • MY NIGHT WITH MAUD Rohmer bu sene öldü, eskiden sevmezdim ama bi şans daha vericem...
  • RESERVOIR DOGS Tarantino - görmediyseniz ilginç ve komiktir. ama "not all geniuses are artists" falan filan...
  • ROMEYİKA'NIN TÜRKÜSÜ İlginç olabilir.
  • SECRET CEREMONY Joseph Losey. bkz. Accident
  • SELVİ BOYLUM, AL YAZMALIM Atıf Yılmaz. Eski Türk sineması merak edenlere.
  • SEVMEK ZAMANI Metin Erksan hiç izlemedim, gidicez görücez.
  • SON OF BABYLON Fragman ilginç.
  • THE COVE Bu sene Oscar'ı alan belgesel. Benim ilgimi çekmedi.
  • THE GO-BETWEEN Joseph Losey. bkz. Accident
  • THE IMMORTAL Ünlü yönetmen ama ben bişi beklemiyorum
  • THE LIMITS OF CONTROL Jarmush sevmem ama hep ilginçtir. Bundan bir iki sahne anlatmışlardı acayip komik.
  • THE MISFORTUNATES Fragman ilginç.
  • THE MOST DANGEROUS MAN IN AMERICA Politik olarak konu ilgimi çekti.
  • THE SERVANT Joseph Losey. bkz. Accident
  • THE TIME THAT REMAINS Elia Suleiman. bkz. Chronicle of a Disappearance.
  • THE VIRGIN OF STAMBOUL İstanbul filmi... Meşhur The Freaks (1932)'in yönetmeni Tod Browning'den...
  • TO DIE LIKE A MAN Fragman son derece ilginç. Yazarımız Mustafa da tavsiye ediyor bu arada...
  • TURKISH SHORTS: THE GOLDEN HORN - ISTANBUL - BOSPHORUS Pialat'nın İstanbul kısaları. Pialat hakkında çok iyi şeyler duydum, bunlar da ilginç ve değişik olsa gerek.
  • TÜLAY GERMAN: KOR VE ATEŞ YILLARI İlginç olabilir.
  • VAMPYROS LESBOS Sapık işler peşinde koşanlara...
  • WILD GRASS Alain Resnais, ben çok sevmem ama hep sinemada yeni bişiler dener.

Tek büyük şikayetim deneysel sinemaya yer verilmemiş olması... ha, bir de içimizi acıtan bir gerçek: Emek sineması bu festivalde kapalı.

Başka tavsiyeleri olanların yorumlarını bekliyorum.

Şimdiden iyi seyirler dileklerimle,



4 yorum:

mustafa dedi ki...

Pialat'nin Istanbul kisalari da kacmaz eger vakti uyuyorsa. Gerci simdi gordum sonlara dogru deginmissin. Pialat biraz yanlis da olsa Fransiz Cassevetes'i olarak aniliyor. Ama bana kalirsa epey farklilar. Bu kisa filmler kronolojik olarak, Alain Robbe-grillet Istanbul'a gelip L'immortelle'i cekmesinin hemen ardina denk geliyor. Kameramaniyla birlikte o kadar tuhaf ayrintilari yakaliyorlar ki -halbuki cokca oryantalizme batabilecekken- bundan tam olarak kacamamanin farkindaligiyla ilginc bir sentez ortaya cikariyorlar. Ben sahsen To Die Like a Man'i deneysel sinemaya (bedenle istigal eden deneysel sinemaya) cok yakin buldum. Trash Humpers'a bayildim. White Material kesinlikle kacmaz. Cok itiraz edilebilecek seyler var programda ama cok fazla kesfedebilecek sey de. Yazida bahsettigin bircok filmi izlemisimdir, hala kararsiz olan/oldugunuz filmler varsa daha detayli bir ne gormeli listesi yapabilirim. Bruno Dumont'un Hadewijch'ini (gerci ikinci izleyisimde 3rd act'i biraz yavan buldugumu itiraf etmelyim) ve de Clouzot'nun 'L'enfer'i' hakkindaki belgeseli kacirmazdim bir de.

Yoel Meranda dedi ki...

sağolasın mustafa, bu arada da küçük sinemalar'a hoşgeldin.

"to die like a man"'i listeme ekliyorum, fragmanıyla beraber. ilgince benziyor hakkaten.

"trash humpers" pek ilgimi çekmedi ama itiraf etmem lazım harmony korine hiç görmedim

"white material" tabi kaçmaz.

ben isterim valla senden detaylı bir liste görmek. festival yarın başlıyor, yapabilirsen elini çabuk tut da boşa gitmesin tavsiyelerin...

Ekrem Serdar dedi ki...

Hos geldin Mustafa! Umarin sende yakinda karalarsin birseyler buraya. Gerci Yoel siteyi ele gecirdi, senin post'larini istedigi gibi degistirir simdi. :)
Bak Promio'nun Istanbul 'panaroma'larini da 35mm'de gosteriyorlar.

mustafa dedi ki...

Selam herkese-
Biraz onsezilerden biraz da gorulen/duyulandan hareketle bir seyler onereyim hizli hizli.
Pablo Aguero'nun son filmi 77 Donorship de 'deneysel'e teget geciyor. La Salamandra'si ifistanbul'da kesifte gosterilmisti. bu filmde de gene kurgu bir hikaye anlatiyor, biraz sacma gibi ve hikayedeki dream sequence'lari 10 sene once falan cektigi home movie'leri kullanarak kurguluyor. Cok ilginc gibi. Ve Tehrun cok ilginc yeni ustalar bolumunden. Ingiltere'de yasayan turk bir cocugun cektigi mockumentary icin fatih ozguven cok iyi demisti (Reseurrecting the Street walker). Tony Gatlif'in son filmini dusunuyorsan gecebilirsin, Montreal'deki festivalde izlemistim cok yavan. Banksy'nin belgeseli icin Sundance'deki en iyi filmlerden diyorlar, hatta neden yarismada olmadigina dair ciddi elestiriler vardi. Collapse ve Most Dangerous Man in America sinemada izlenmezse cok sey kacirmayacagin filmler. Yunan filmi Kopek Disi muhtesem! Yoldas Molasi'ni da cok sevdim. Cok zekice bir belgesel. Berlin'de cok konusulan Islik Calmak Istersen'e de mutlaka bak bulabilirsen.